Kelif, Kom/Çevirme ve Oğlaklık/Kuzuluk

Karadeniz’in dağ köylerinde yaşam, doğayla iç içe kurulmuştur. Sert iklimi, bol yağışı ve engebeli coğrafyasıyla bu topraklar, yüzyıllar boyunca halkın hem geçim biçimini hem de mimarisini şekillendirmiştir. İnsanlar, yaşadıkları çevrenin koşullarına göre kendi yapım tekniklerini geliştirmiş; taşın dayanıklılığını, ahşabın sıcaklığını ustalıkla birleştirmişlerdir. Yaylalar bölümümüzde anlattığım üzere köyümüzün ekilebilir tarım alanlarının azlığı sebebiyle yazları özellikle yaşam hayvanlarımız için yaylalara kayardı. Yaylalarımızda kullandığımız yapılar Kelif, Kom/Çevirme ve Oğlaklık/Kuzuluklardır.

Bu kültürün en güzel örneklerinden biri keliftir. Kelif, genellikle yaylalarda ya da yüksek dağ yamaçlarında yapılan küçük barınak ya da sığınaktır. Taş temelli, üstü çoğu kez ahşapla örtülüdür. Yaz aylarında hayvancılıkla uğraşan köylüler, sürüleriyle birlikte buralara çıkar; hem kendileri barınır hem de doğanın içinde sade bir yaşam sürerlerdi. Kelif, sadece bir sığınak değil, dağ yaşamının sessiz tanığı, insanla doğa arasındaki uyumun da simgesidir.

Bir diğer yapı türü olan kom/çevirme, hayvanların barındığı, saman ve yemlerin korunduğu taş ya da ahşap yapılardır. Komlarda çoğu zaman hem küçükbaş hem de büyükbaş hayvanlar birlikte tutulurdu. Ancak daha küçük ölçekli, yalnızca oğlak ve kuzu gibi küçükbaşların kaldığı yapılara oğlaklık ya da kuzuluk denirdi. Bu yapılar, köylünün emeğini, doğayla kurduğu bağı ve hayvancılığın günlük hayat içindeki önemini gösteren somut miraslardır.

Bugün çoğu kullanılmasa da, kelifler, komlar ve oğlaklıklar Karadeniz dağ köylerinin hafızasında hâlâ yaşamaktadır. Her biri, geçmişin sade ama güçlü yaşam düzenini hatırlatan taş ve ahşap sessizliklerdir.

Uğurtaşı Köy Kitabı
Cahit Karakullukçu'nun Uğurtaşı kitabını indirmek için tıklayınız.

Detay
Soy Ağaçları
Uğurtaşı köyünde yaşayan Türk sülalelerinin soy ağaçlarını inceleyebilirsinizDetay
Foto Galeri
Uğurtaşı köyü fotoğraflarını görüntülemek için tıklayınızDetay